Sonuçlar

İngilizce » Türkçe Yukarı
lash, lash {i.} şileple yüklü mavnaları taşıma sistemi.
lash, lash şileple yüklü mavnaları taşıma sistemi.

İngilizce » Türkçe İlişkili Sonuçlar Yukarı
lash Dinle! {læʃ}
  • [N] kirpik, kamçı ucu, kamçı darbesi, kırbaçlama, çarpma, azarlama
  • [V] kırbaçlamak, bağlamak: ip ile bağlamak, kamçılamak, çarpmak, azarlamak, kışkırtmak, bardaktan boşanırcasına yağmak, bağlamak
lash about
  • [V] saldırmak: etrafa saldırmak
lash down
  • [V] bardaktan boşanırcasına yağmak, bağlamak: ip ile bağlamak, bağlamak
lash into
  • [V] saldırmak, çatmak
lash into a fury
  • [V] öfkelendirmek, kudurtmak
lash of one's tongue
  • [N] ağır konuşma, kırıcı söz
lash oneself into a fury
  • [V] öfkelenmek, kudurmak
lash out
  • [V] saldırmak, saldırmak: etrafa saldırmak
lash out on
  • [V] saçmak, çok harcamak
lash i.
1. kamçı darbesi.
2. acı söz.
3. vuruş, vurma.
4. kirpik.

f.
1. kamçı ile vurmak, kamçılamak.
2. kınamak, ayıplamak.
3. azarlamak.
4. taşlamak, yermek.
5. {dalga} şiddetle çarpmak.
6. sözle/yazıyla saldırmak.
7. vurmak, çarpmak.
lash f. bağlamak.
lash {i.} kamçı darbesi; kamçı ucu; küçük gören ve alaylı söz; vuruş, vurma, çarpma; kirpik.
lash {f.} bağlamak. lash down bağlayıp muhafaza etmek. lash together iple birbirine bağlamak.
lash {f.} kamçı ile vurmak, dövmek, kamçılamak; kınamak, ayıplamak; azarlamak; galeyana getirmek; hicvetmek; vurmak, şiddetle çarpmak {dalga}; söz veya yazıyla saldırmak, çatmak; vurmak, çarpmak. lash out at sert ve ani çıkış yapmak. lash oneself into a fury çok öfkelenmek.
lash out
1. kirpik. kamçı ucu. kamçı darbesi. kırbaçlama. çarpma. azarlama. kırbaçlamak. ip ile bağlamak. kamçılamak. çarpmak. azarlamak. kışkırtmak. bardaktan boşanırcasına yağmak. bağlamak.
lash out at -e sert ve ani çıkış yapmak.
lash s.o. into a fury birini galeyana getirmek.
lash together iple birbirine bağlamak.
tongue-lash f. k. dili azarlamak, haşlamak.
lash lash läş İsim * kamçı darbesi. * acı söz. * vuruş, vurma. * kirpik. Fiil * kamçı ile vurmak, kamçılamak. * kınamak, ayıplamak. * azarlamak. * taşlamak, yermek. * {dalga} şiddetle çarpmak. * söz veya yazıyla saldırmak. * vurmak, çarpmak.