Sonuçlar

İngilizce » Türkçe Yukarı
single-handed Dinle! {,sıŋgəl'hændıd}
  • [ADV] tek başına, yalnız başına, yardımcısız olarak
  • [A] tek elle çalıştırılan, tek kişilik {işletme}, tek kişinin işlettiği, yardımcısız, yalnız, tek başına
single-handed s. tek başına yapılan.

z. tek başına, kendi başına, yalnız başına, yardımcısız.
single-handed sin.gle-hand.ed sîng'gılhän'dîd Zarf * Tek başına, kendi başına, yalnız başına.

İngilizce » Türkçe İlişkili Sonuçlar Yukarı
bookkeeping by single entry
  • [N] basit usulde defter tutma
clean-handed {,kli:n'hændıd}
  • [A] suçsuz, temiz, temiz elli
single combat
  • [N] düello, teke tek çarpışma, göğüs göğüse çarpışma
empty-handed Dinle! {,emptı'hændıd}
  • [A] eli boş
  • [ADV] eli boş olarak
even-handed {'i:vən,hændıd}
  • [A] objektif, tarafsız, adil
in single file
  • [ADV] tek sıra, tek sıra halinde
ham-handed Dinle! {hæm'hændıd}
  • [A] beceriksiz, hoyrat, eli ağır
-handed
  • [SUFF] elli, el ile kullanıma uygun
heavy-handed Dinle! {,hevı'hændıd}
  • [A] sert, zalim, eli ağır, beceriksiz, sakar
high-handed Dinle! {,haı'hændıd}
  • [A] amirlik taslayan, keyfi, zorba
horny-handed {,hɔ:rnı'hændıd}
  • [A] el: elleri nasırlı
large-handed {lɑ:rdʒ'hændıd}
  • [A] cömert, eli açık
left-handed Dinle! {,left'hændıd}
  • [A] solak, solaklara özel, sol elle yapılan, soldaki, lastikli, iki karşıt anlamlı, iki yüzlü, düzenbaz, beceriksiz, sakar, dengi dengine olmayan
left-handed compliment
  • [N] iki anlama da gelebilen iltifat, iltifat ederken çam devirme
left-handed marriage
  • [N] dengi dengine olmayan evlilik
left-handed person
  • [N] solak kimse
light-handed Dinle! {,laıt'hændıd}
  • [A] eli hafif, becerikli, eli boş
one-handed Dinle! {wʌn'hændıd}
  • [A] tek elli, tek elden çıkmış, tek kişinin yaptığı
open-handed {'əʋpən,hændıd}
  • [A] cömert, eli açık
single-phase Dinle! {,sıŋgəl'feız}
  • [A] tek fazlı

Türkçe » İngilizce İlişkili Sonuçlar Yukarı
Sayı (Single) Number {Single}
bkz. Single In-line Memory Module SIMM