Sonuçlar

İngilizce » Türkçe Yukarı
boiled {bɔıld}
  • [A] kaynamış, haşlanmış
boiled
1.

f.,

i. kaynamak, kaynar gibi kabarmak veya köpürmek; öfkeden köpürmek, galeyana gelmek; haşlanmak, kaynar suda pişmek; kaynatmak, haşlamak;

i. kaynama, kaynayış. boil away kaynayarak buharlaşıp yok olmak. boil down kaynayarak suyunu çekmek, özü kalan.
2. kaynat{mak}.
boiled v.s_h.kaynat+e.kayna:adj.kaynamış

İngilizce » Türkçe İlişkili Sonuçlar Yukarı
boiled beef
  • [N] et: haşlanmış sığır eti
boiled beef and cabbage
  • [N] et: haşlanmış sığır eti ve lahana
boiled dinner
  • [N] tek kap yemek
boiled shirt
  • [N] resmi günlerde giyilen gömlek
boiled sweet
  • [N] şekerleme, bonbon
boiled egg
  • [N] yumurta: rafadan yumurta
hard-boiled egg
  • [N] yumurta: haşlanmış katı yumurta, yumurta: katı yumurta
soft-boiled egg
  • [N] yumurta: rafadan yumurta
hard-boiled Dinle! {,hɑ:rd'bɔıld}
  • [A] katı, pişkin, yüzsüz, kaşarlanmış, kurt, kurnaz, hilekâr
boiled grape juice
  • [N] pekmez
boiled lobster
  • [N] ıstakoz: haşlanmış ıstakoz
boiled potatoes
  • [N] patates: haşlanmış patates
soft-boiled Dinle! {,sɔ:ft'bɔıld}
  • [A] rafadan, az kaynamış, yumuşak
boiled tongue
  • [N] dil: haşlanmış dil
hard-boiled s.
1. lop, katı {yumurta}.
2. k. dili kül yutmaz, kurt.
soft-boiled s. rafadan, alakok {yumurta}.
soft-boiled s. az pişmiş, rafadan {yumurta}.
hard-boiled hard-boiled hard'boyld' Sıfat * lop, katı {yumurta}. Konuşma Dili * kül yutmaz, kurt.
hard-boiled egg * lop yumurta.
soft-boiled soft-boiled sôft'boyld' Sıfat * rafadan, alakok {yumurta}.