Sonuçlar

Türkçe » İngilizce Yukarı
n.fırsat veren:v.sağla:prep.sağlayarak enabling

Türkçe » İngilizce İlişkili Sonuçlar Yukarı
acı veren
  • [A] hurtful, afflictive, agonizing, excruciating
acı veren şey
  • [N] wormwood
açık veren (hesap)
  • [A] unfavorable, unfavourable (Brit.)
ahlâk öğütleri veren kimse
  • [N] Bible thumper
akıl veren
  • [A] advisory
asalet veren
  • [A] ennobling
ayinlere çok önem veren kimse
  • [N] ritualist
bahşiş veren kimse
  • [N] tipper
bilgi veren
  • [A] communicant
bilgi veren kimse
  • [N] informant, reporter, communicant
bir yere adını veren kimse
  • [N] eponym
bol meyve veren ağaç
  • [N] bearer: a good bearer
borç veren kimse
  • [N] lender
borç veren ülkeden satın alma şartı getiren
  • [A] tied
burs veren kuruluş
  • [N] grantor
cevaba ipucu veren soru
  • [N] leading question
cevap veren
  • [A] answering, respondent, responsive, satisfying
çeşitli dallarda eğitim veren teknik üniversite
  • [N] polytechnic
çeşitli tonlarda ses veren çanlar
  • [N] carillon
dava hakkı veren neden
  • [N] cause of action