Sonuçlar

İngilizce » Türkçe Yukarı
subtle Dinle! {'sʌtəl}
  • [A] hoş, tatlı, ince, incelikli, çözümü zor, zeki, zekice, ustaca yapılmış
subtle s.
1. ince, hafif, hemen göze çarpmayan: a subtle difference ince bir fark.
2. meselenin ince taraflarını kavrayabilen/anlayabilen: She has a subtle mind. İnce bir zekâya sahip.
3. ince bir şekilde hazırlanmış, ince bir zekâyı yansıtan {plan v.b.}.
subtle s. kurnaz, hilekâr; ince; mahir, usta; gizli. subtly

z. incelikle; mahirâne, ustaca; kurnazca.
subtle sub.tle s^t'ıl Sıfat * ince, hafif, hemen göze çarpmayan. * meselenin ince taraflarını kavrayabilen/anlayabilen. * ince bir şekilde hazırlanmış, ince bir zekâyı yansıtan {plan v.b.}.
subtle kurnaz, hilekâr; ince; mahir, usta; gizli. subtly

İngilizce » Türkçe İlişkili Sonuçlar Yukarı
Table Subtle Tablo Alt Başlık