İngilizce » Türkçe İlişkili Sonuçlar |
Yukarı  |
follow one's bent |
- [V] yeteneği olan işi yapmak, sevdiği işi yapmak
|
|
follow |
{'fɒləʋ}
- [N] bilardoda bir vuruş
- [V] izlemek, takip etmek, uymak, dinlemek, sürdürmek, sonra gelmek, sonucu olmak, dolayı olmak
|
|
it does not follow |
- [PHR] bir dediği bir dediğini tutmuyor, birbirini tutmuyor
|
|
follow about |
- [V] peşini bırakmamak, peşine takılmak
|
|
follow-my-leader |
- [N] baştakinin hareketlerinin taklit edildiği oyun
|
|
follow on |
- [V] ara vermeden devam etmek, devam etmek
|
|
follow out |
- [V] gerçekleştirmek, harfi harfine yerine getirmek
|
| | |