Sonuçlar

İngilizce » Türkçe Yukarı
Nick Dinle! {nık}
  • [NPR] Nick
nick Dinle! {nık}
  • [N] çentik, hapishane, yüksek sayı atma, gedik, karakol
  • [V] çentmek, kesmek, doğru tahmin etmek, isabet ettirmek, kazıklamak, dolandırmak, çalmak, yürütmek, enselemek, tutuklamak, gafil avlamak
nick i. diş, çentik, kertik; işaret edilmiş yer. in the nick of time tam zamanında. old Nick Şeytan. nh
nick f. çentmek, kertik yapmak; kesmek, kırpmak; tam zamanında isabet ettirmek; İng., {argo} yakalamak; çalmak. nick {some one} for A.B.D., {argo} koparmak.
nick i. diş, çentik, kertik.

f.
1. çentmek, kertik yapmak.
2. İng., k. dili çalmak, yürütmek.
3. İng., argo tutuklamak.

Türkçe » İngilizce Yukarı
Nick
  • [NPR] Nick

İngilizce » Türkçe İlişkili Sonuçlar Yukarı
in good nick
  • [ADV] iyi durumda, sağlıklı
in the nick of time
  • [ADV] son anda, tam zamanında, ucu ucuna
nick-nack {'nık,næk}
  • [N] önemsiz şey, ıvır zıvır, biblo: ufak biblo, biblo, çerez, biblo: küçük biblo
nick oneself
  • [V] traş olurken yüzünü kesmek, kesmek {biryerini}
nick out
  • [V] kesip çıkarmak
Old Nick
  • [NPR] şeytan, iblis
in the nick of time tam zamanında {Gecikmeye hiç yer olmayan durumlar için kullanılır.}: Reinforcements arrived in the nick of time. Takviyeler tam zamanında vardı.
in the nick of time tam zamanında.
the nick İng., k. dili hapishane, kodes, delik.
in the nick of time * tam zamanında ({Gecikmeye hiç yer olmayan durumlar için kullanılır.}.)
old nick şeytan
in good nick iyi durumda, sağlıklı zf.
in the nick of time son anda, tam zamanında, ucu ucuna
nick nack önemsiz şey, ıvır zıvır, ufak biblo, biblo, çerez, küçük biblo
nick oneself traş olurken yüzünü kesmek, kesmek {biryerini} f.
nick out kesip çıkarmak f.
old nick şeytan, iblis