İngilizce » Türkçe İlişkili Sonuçlar |
Yukarı  |
| beggar |
{'begər}
- [N] dilenci, kerata, köftehor
- [V] fakirleştirmek, dilenci: dilenciye çevirmek, gerektirmek
|
|
| neighbor |
{'neıbər}
- [A] komşu, bitişik
- [N] komşu
- [V] komşu olmak, bitişik olmak, yanında olmak
|
|
| next-door neighbor |
- [N] kapı komşusu, bitişik komşu
|
|
| beggar |
i. 1. dilenci. 2. çapkın.
f. sefalete düşürmek, mahvetmek. |
|
| beggar |
i.
f. dilenci, meteliksiz kimse; saka çapkın kimse;
f. dilenciye çevirmek, sefalete düşürmek; eksik bırakmak, kifayetsiz olmak. It beggars description Tarif edilemez Tarifinde kelimeler kifayetsiz kalır. beggardom, beggarhood
i. dilencilik, dilenciler sınıfı. beggarly
s. dilenciye uygun. beggary
i. aşırı yoksulluk. |
|
| beggar |
dilenci |
|
| beggar description |
tarifi imkânsız olmak, anlatmaya sözcükler yetmemek. |
|
| nearest neighbor |
en yakın komşu |
|
| neighbor |
i. komşu. |
|
| neighbor , ing -bour |
i.
f. komşu; yakın kimse veya şey;
f. komşu olmak; yakın olmak; yaklaşmak, yaklaştırmak. good neighbor policy iyi komşuluk siyaseti. Howdy, neighbor! Merhaba kardeş! next door neighbor kapı komşu, yakın komşu. neighboring on komşu, yakın. neigh borly
s. komşuya yakışır, dostça. neigh borliness
i. komşu muamelesi, komşuya yakışır hal. |
|
| neighbor node |
komşu düğüm |
|
| next door neighbor |
kapı komşu. |
|
| beggar |
beg.gar
beg'ır
İsim
* dilenci.
* çapkın.
Fiil
* sefalete düşürmek, mahvetmek. |
|
| beggar description |
* tarifi imkânsız olmak, anlatmaya sözcükler yetmemek. |
|
| neighbor |
neigh.bor
ney'bır
İsim
* komşu. |
|
| next door neighbor |
* kapı komşu. |
|
| beggar |
dilenci, meteliksiz kimse; saka çapkın kimse; dil |
|
| neighbor , ing -bour |
komşu; yakın kimse veya şey; komşu olmak; yakın o |
|
| beggar |
dilenci |
|
| neighbor |
komşu |
|
|
|