İngilizce » Türkçe  |
Yukarı  |
| broad |
{brɔ:d}
- [A] geniş, enli, genel, yaygın, aksanlı, terbiyesiz, göze çarpan, açık, belli, hoşgörülü, ana, esas
- [N] kadın, karı
|
|
| broad |
s. 1. geniş; engin. 2. genel, ayrıntılara girmeyen.
i. argo eksik etek, kadın. |
|
| broad |
s.
i. geniş enli; hudutsuz; belli, açık; belli başlı, ana, genel, umumi; kaba; serbest, liberal;
i. açıklık; {argo} kadın; {argo} fahişe. Broad Church
i. ingiliz kilisesinde serbest fikirli zümre. broad bean bakla. broad daylight güpegündüz. broad jump uzun atlama. broad seal devletin resmi mührü. broadly
z. geniş olarak. broadness
i. genişlik. |
|
| broad |
broad
brôd
Sıfat
* geniş; engin.
* genel, ayrıntılara girmeyen.
İsim, slang
* eksik etek, kadın. |
|
| broad |
geniş enli; hudutsuz; belli, açık; belli başlı, an |
|
|
İngilizce » Türkçe İlişkili Sonuçlar |
Yukarı  |
|
|