İngilizce » Türkçe  |
Yukarı  |
clean-cut |
{,kli:n'kʌt}
- [A] açık, kesin, biçimli, pürüzsüz, düzenli, hoş, iç açıcı
|
|
clean-cut |
s. iyi yontulmuş, temiz {iş}; kesin; göze hoş görünen. |
|
clean-cut |
iyi yontulmuş, temiz {iş}; kesin; göze hoş görünen |
|
|
İngilizce » Türkçe İlişkili Sonuçlar |
Yukarı  |
Could I have a clean ashtray? |
- [PHR] kül: Temiz bir kül tablası alabilir miyim?
|
|
a new broom sweeps clean |
- [ID] işbaşına yeni gelen kimse iyi iş görür
|
|
clean |
{kli:n}
- [A] arı, temiz, ak, pak, saf, katışıksız, yazısız, lekesiz, kusursuz, budaksız, ruhsatlı, yasal
- [ADV] iyice, temiz olarak, tamamen, tümüyle
- [V] temizlemek, arındırmak, arıtmak, parlatmak, boşaltmak
|
|
come clean |
- [ID] itiraf etmek, gerçeği kabul etmek
|
|
| | |