Sonuçlar

İngilizce » Türkçe Yukarı
crack Dinle! {kræk}
  • [A] çatırtı, patlama, şaklama, vuruş, aralık, özür, espri, çene çalma, as, birinci sınıf şey, deneme
  • [N] çatlak, şiddetle vurma
  • [V] patlamak, çatırdamak, şaklatmak, yarılmak, çatlamak, çatallaşmak {ses}, çökmek, kırmak, çatırdatmak, çatlatmak
crack i.
1. çatlak, yarık.
2. çatırtı, şaklama.
3. hızlı darbe; çarpma.
4. bir çeşit eroin.

f.
1. çatlamak, yarılmak, kırılmak; çatlatmak, yarmak, kırmak.
2. {kasayı} açmak.
3. {şifreyi} çözmek.
4. {ses} çatallaşmak.
crack i.

f. çatlak, yarık; çatırtı, şaklama; hızlı darbe; aralık; {k.dili}. birinci sınıf; {k.dili}. kesin cevap; {k.dili}. deneme; {argo}. hırsız;

f. çatlamak, yarılmak, kırılmak; çatlatmak, yarmak, kırmak; zorlamak, açmak {kasa}; çatallaşmak {ses}; {petrol} ayırmak, kraking yapmak. crack a joke şaka yapmak, takılmak. crack a smile gülümsemek. crack down {on} {ABD}., {k.dili}. sıkı tedbirler almak, baskı yapmak. crack the whip kamçıyı şaklatmak. crack up sinir krizi geçirmek; {arabayı} kazada paramparça etmek; kaza geçirmek; güImektenkatılmak ; {ing}. övmek. a hard nut to crack başarılması zor bir iş; tesir edilemeyen kimse , {fig}. çetin ceviz. not to crack a book argo kitabın kapağını açmamak, ders çalışmamak. the crack of doom kıyamet günü. cracked

s. çatlak; {k.dili}. kaçık, delice.
crack crack kräk İsim * çatlak, yarık. * çatırtı, şaklama. * hızlı darbe; çarpma. * bir çeşit eroin. Fiil * çatlamak, yarılmak, kırılmak; çatlatmak, yarmak, kırmak. * {kasayı} açmak. * {şifreyi} çözmek. * {ses} çatallaşmak.
crack çatlak, yarık; çatırtı, şaklama; hızlı darbe; aral

İngilizce » Türkçe İlişkili Sonuçlar Yukarı
crack-brained {'kræk,breınd}
  • [A] çatlak, kaçık
crack up
  • [V] yıkılmak, çökmek, dağılmak, dağıtmak, övmek, gülmekten katılmak
crack-up Dinle!
  • [A] çökme, yıkılma, kaza
crack of doom
  • [N] kıyamet günü
hairline crack
  • [N] çatlak: ince çatlak
crack jokes
  • [V] şaka yapmak
hard nut to crack
  • [N] ceviz: çetin ceviz
a crack shot keskin nişancı.
a hard nut to crack k. dili
1. başarılması zor iş.
2. çetin ceviz.
a hard/tough nut to crack k. dili çetin ceviz.
bark crack kabuk çatlağı
crack a joke şaka etmek, şaka yapmak.
crack a joke şaka yapmak, takılmak.
crack down {on} k. dili
1. {son vermek için} -in üstüne gitmek.
2. müsamaha etmekten vazgeçip sert davranmaya başlamak.
crack up
1. k. dili delirmek, oynatmak.
2. gülmekten katılmak.
3. {arabayı} kazada paramparça etmek.
4. kaza geçirmek.
a hard nut to crack * başarılması zor iş. * çetin ceviz.
crack a joke * şaka söylemek, şaka yapmak.
crack down Konuşma dili * -e karşı sıkı önlem almak.
crack down on Konuşma dili * -e karşı sıkı önlem almak.
crack up * sağlığı bozulmak. * gülmekten katılmak. * {arabayı} kazada paramparça etmek. * kaza geçirmek.