İngilizce » Türkçe  |
Yukarı  |
| flop |
{flɒp}
- [ADV] cup diye, şlap diye
- [N] cup sesi, düşme, suya düşme, yatak, uyuyacak yer
- [V] düşüvermek, yığılmak, suya düşmek, çırpınmak, cup diye düşmek, başarısızlığa uğramak, fiyasko ile sonuçlanmak, düşürmek
|
|
| flop |
f. {ped, ping}
i. çırpınmak; çöküvermek, dönüvermek; devrilmek; birden düşürmek; argo uyumak; {k}.dili başaramamak:
i. çarpma, çarpma sesi; {k}.dili başarısız teşebbüs {eser, icat}; başarısızlık; çökme, devrilme; argo uyuyacak yer veya fırsat. flop house
i. yoksul kimselerin kaldığı çok basit ve bakımsız bir otel. |
|
| flop |
f. {
__ped,
__ping} 1. çırpınmak. 2. k. dili başaramamak. 3. {bir şeyi} birden sertçe bırakıvermek.
i. k. dili başarısızlık, fiyasko. |
|
| flop |
flop
flap
Fiil (D) flopped, flopping
* çırpınmak.
Konuşma Dili
* başaramamak.
* {bir şeyi} birden sertçe bırakıvermek.
İsim, colloquial
* başarısızlık, fiyasko. |
|
| flop |
{ped, ping} çırpınmak; çöküvermek, dönüvermek; de |
|
|
İngilizce » Türkçe İlişkili Sonuçlar |
Yukarı  |
| belly flop |
{'belıflɒp}
- [N] karın üstü dalış, gövde üstü suya iniş {uçak}
|
|
| flip-flop |
{,flıp'flɒp}
- [V] çarpma sesi yapmak, takla atmak
- [N] çarpma sesi, sarkan şeyin çarpma sesi, takla, perende, tetik devresi (elek.), sandalet: parmağa takılan sandalet
|
|
| flop! |
{flɒp}
|
|
| data flip-flop |
veri yazbozu, veri kapanı |
|
| flip flop |
tahteravalli |
|
| flip-flop |
i. tokyo. |
|
| flip-flop |
kapan |
|
| flip-flop |
ikidurumlu |
|
| flip-flop |
iki duraklı |
|
| flip-flop |
yazboz, iki duraklı, kapan |
|
| master slave flip-flop |
usta-yamak kapanı |
|
| master slave flip-flop |
usta-yamak kapanı |
|
| master-slave flip-flop |
usta-yamak kapanı |
|
| flip-flop |
flip-flop
İsim
* tokyo. |
|
| data flip flop |
veri yazbozu |
|
| flip flop |
iki duraklı |
|
| flip flop |
tahteravalli |
|
| flip-flop |
iki duraklı |
|
| flip-flop |
ikidurumlu |
|
| flip-flop |
kapan |
|
|
Türkçe » İngilizce İlişkili Sonuçlar |
Yukarı  |
|
|