Sonuçlar

İngilizce » Türkçe Yukarı
hill Dinle! {hıl}
  • [N] yığın, tepe, tepecik, yokuş
  • [V] tepe oluşturmak, tepelemek, toprak yığmak, yığmak
hill i.
1. tepe.
2. bayır, yokuş.
hill i.

f. tepe, bayır, yokuş; yığın; küme; bitkilerin etrafına veya üstüne örtülmuş toprak yığını;

f. tepe veya yığın teşkil etmek, ağaç köklerinin etrafına toprak yığmak. hill station Hindistanda yayla. hilly

s. tepelik. hilliness

s. tepelik oluş.
hill hill hîl İsim * tepe. * bayır, yokuş.
hill tepe, bayır, yokuş; yığın; küme; bitkilerin etrafı

İngilizce » Türkçe İlişkili Sonuçlar Yukarı
dung hill {'dʌŋ,hıl}
  • [N] gübre yığını
foot (hill) {fʋt}
  • [N] etek
down the hill
  • [ADV] tepeden aşağıya, tepenin aşağısında
little hill
  • [N] tepecik
hill climb
  • [N] tırmanma
hill up
  • [V] toprak yığmak
sand hill {'sændhıl}
  • [N] kum tepeciği
top a hill
  • [V] tepeye çıkmak
not to be worth a hill of beans/a toot/a damn/a tinker´s damn k. dili beş para bile etmemek.
potential hill potansiyel engel
Sam Hill the

Sam Hill k. dili Allah aşkına: What in the Sam Hill do you think you´re doing? Sen ne yaptığını zannediyorsun Allah aşkına? Just who the Sam Hill do you think you are? Kendini ne zannediyorsun Allah aşkına?
Sam Hill the

Sam Hill k. dili Allah aşkına: What in the Sam Hill do you think you´re doing? Sen ne yaptığını zannediyorsun Allah aşkına? Just who the Sam Hill do you think you are? Kendini ne zannediyorsun Allah aşkına?
not to be worth a hill of beans * beş para bile etmemek.
hill and dale recording inişli çıkışlı kaydetme
hill meadow tepe otlağı
hill town höyük
potential hill potansiyel engel
down the hill tepeden aşağıya, tepenin aşağısında zf.
dung hill gübre yığını i.
hill climb tırmanma i.