Sonuçlar

İngilizce » Türkçe Yukarı
lick Dinle! {lık}
  • [N] yalama, tokat, hız, azıcık, bir parçacık
  • [V] yalamak, dayak atmak, dövmek, yenmek, üstesinden gelmek, halletmek
lick f.

i. yalamak; alev gibi yalayıp geçmek; argo dayak atmak; argo üstün gelmek, galebe çalmak, galip gelmek, yenmek;

i. yalama, yalayış; tokat; yalanacak miktarda az şey; büyük surat; hayvanların yaladıklan tabii tuz.lick clean yalayıp temizlemek. lick into shape biçim vermek, hazırlamak. lick ones boots el etek öpmek, dalkavukluk etmek, çanak yalamak. lick ones chops yemek beklerken yalanmak. lick the dust mağlup olmak. a lick and

s. promise baştan savma, yarımyamalak. ones licks fırsat, sıra.
lick f.
1. yalamak.
2. alev gibi yalayıp geçmek.
3. k. dili dayak atmak.
4. k. dili üstün gelmek, yenmek.

i. yalama, yalayış.
lick lick lîk Fiil * yalamak. * alev gibi yalayıp geçmek. slang * dayak atmak. slang * üstün gelmek, yenmek. İsim * yalama, yalayış.
lick yalamak; alev gibi yalayıp geçmek; {argo.} dayak a

İngilizce » Türkçe İlişkili Sonuçlar Yukarı
lick one's chops
  • [ID] ağzının suyu akmak, can atmak, yalanmak
deer lick {'dıərlık}
  • [N] geyiklerin yaladığı tuzlu toprak
at full lick
  • [ADV] son hızla
full lick
  • [N] son hız
give a lick
  • [V] yalamak
lick into shape
  • [ID] adam etmek, yontmak, şekil vermek
lick one's lips
  • [V] dudaklarını yalamak, yalanmak, ağzının suyu akmak
lick smb.'s boots
  • [ID] yaltaklanmak, dalkavukluk etmek, yağcılık etmek
lick the dust
  • [V] yerlerde sürünmek, kendini alçaltmak, öldürülmek
salt lick {'sɔ:lt,lık}
  • [N] tuz yalama yeri, hayvanların tuz yaladıkları yer
give s.t. a lick and a promise bir şeyi yalapşap/yalap şalap yapmak.
lick clean yalayıp temizlemek.
lick into shape biçim vermek.
lick one´s chops düşündükçe ağzı sulanmak.
lick s.o.´s boots birinin elini eteğini öpmek, birine dalkavukluk etmek.
lick the dust
1. öldürülmek.
2. yere serilmek, yeri öpmek, iki seksen uzanmak.
3. el etek öpmek, çanak yalamak.
give something a lick and a promise * bir şeyi yalapşap/yalap şalap yapmak.
lick clean * yalayıp temizlemek.
lick into shape * biçim vermek.
lick one's chops * düşündükçe ağzı sulanmak.