Sonuçlar

İngilizce » Türkçe Yukarı
limit Dinle! {'lımıt}
  • [N] limit, sınır, had
  • [V] kısıtlamak, limitlerini belirlemek, sınır koymak, sınırlamak, limit koymak, sınırlama getirmek, belirlemek, sınırlandırmak
limit i. nihayet, had, uç; çoğ. hudut, sınır; bir niceliğin hiçbir zaman erişemeden aralıksız olarak yaklaştığı başka nicelikı age limit yaş haddi. off limits askerlere yasak bölge. Thats the limit ! argo Ancak o kadar olur. çekilir şey değil!
limit f. hudut tayin etmek, kısıtlamak, tahdit etmek, sınırlandırmak; kuşatmak; hasretmek, munhasır kılmak. limitable

s. sınırlanabilir.
limit i. sınır, had, limit, uç.

f. sınırlandırmak, sınırlamak, kısıtlamak.
limit sınır

Türkçe » İngilizce Yukarı
limit
  • [N] limit, cutoff, boundary, stint
limit ,-ti limit.
limit limit[i] * limit.
limit limitation
limit limit

İngilizce » Türkçe İlişkili Sonuçlar Yukarı
age limit
  • [N] yaş sınırı
limit oneself to
  • [V] aşmamak
speed limit {'spi:d,lımıt}
  • [N] hız limiti, azami sürat
time limit {'taım,lımıt}
  • [N] zaman sınırlaması, belirli süre
age limit yaş haddi.
age limit yaş haddi.
Area integral with subscript limit Altindis sınırlı alan integrali
Area integral with underscript limit Altyazı sınırlı alan integrali
atterberg consistency limit atterberg kıvam limiti
audition limit işitme sınırı
Double integral with subscript limit Altindis sınırlı iki katlı integral
Double integral with underscript limit Altyazı sınırlı iki katlı integral
Error limit exceeded Hata sınırı aşıldı
Integral with subscript limit Altindis sınırlı integral
Integral with underscript limit Altyazı sınırlı integral
Intersection with subscript limit Altindis sınırlı kesişim
Intersection with underscript limit Altyazı sınırlı kesişim
Large operator with over-script limit Üst-yazı sınırlı büyük işleç
Large operator with subscript limit Altindis sınırlı büyük işleç
Large operator with superscript limit Üstindis sınırlı büyük işleç

Türkçe » İngilizce İlişkili Sonuçlar Yukarı
limit koyma
  • [N] delimitation
limit koymak
  • [V] limit, delimit, delimitate
alt limit lower limit
tümevarımsal limit inductive limit
ters limit inverse limit
soldan limit left hand limit
limit denetimi limit check
soldan limit limit on the left
sağdan limit limit on the right
limit noktası limit point
limit sürtünme limiting friction
likit limit liquid limit
limit durumu limiting case
Size Limit Size Limit
limit koyma delimitation n.
limit koymak limit, delimit, delimitate v.
sınır durumu, limit durumu limiting case [elec.]
limit: erey limit [elec.]
likit limit liquid limit [tech.]
limit denetimi limit check [tech.]