Sonuçlar

İngilizce » Türkçe Yukarı
nation-wide {,neıʃən'waıd}
  • [A] bütün millete ait
nation-wide s. ülke çapında olan.
nation-wide na.tion-wide Sıfat * ülke çapında olan.

İngilizce » Türkçe İlişkili Sonuçlar Yukarı
have a wide acquaintance with
  • [V] bilmek: çok iyi bilmek, derin bilgiye sahip olmak
give a wide berth to
  • [ID] uzak durmak, yanına sokulmamak
broke to the wide
  • [A] meteliksiz
country-wide
  • [A] ülke çapında
far and wide
  • [ADV] her tarafta, yurdun dört köşesinde
industrial nation
  • [N] sanayileşmiş ülke
nation Dinle! {'neıʃən}
  • [N] millet, ulus
wide Dinle! {waıd}
  • [A] geniş, enli, büyük, kapsamlı, engin, yaygın, ferah, bol, ardına kadar açık
  • [ADV] iyice, tamamen, alabildiğine, ardına kadar, adamakıllı
becoming wide
  • [N] genişleme
These are too wide.
  • [PHR] geniş: Bunlar çok geniş.
wide-angle Dinle!
  • [A] geniş açılı
wide apart
  • [A] ayrık
  • [ADV] birbirinden uzakta
wide awake {,waıdə'weık}
  • [A] cin gibi, açıkgöz, tamamen uyanık, uyanık, kurnaz
wide difference
  • [N] büyük fark
wide-eyed Dinle! {,waıd'aıd}
  • [A] gözleri faltaşı gibi açılmış, şaşkın, masum
wide knowledge
  • [N] geniş bilgi
wide off the mark
  • [N] konu dışı
wide-open Dinle! {,waıd'əʋpən}
  • [A] sonuna kadar açık, ardına kadar açık, açık, kanunları gevşek, hoşgörülü, rakipsiz, apaçık
wide screen {,waıd'skri:n}
  • [A] geniş ekran
wide world
  • [N] bütün dünya

Türkçe » İngilizce İlişkili Sonuçlar Yukarı
bkz. wide area network WAN