İngilizce » Türkçe İlişkili Sonuçlar |
Yukarı  |
Please trim my beard. |
- [PHR] sakal: Sakalımı düzeltin, lütfen.
|
|
trim with lace |
|
|
Please trim my moustache. |
- [PHR] bıyık: Bıyığımı düzeltin, lütfen.
|
|
Please trim my sideburns. |
- [PHR] favori: Favorilerimi düzeltin, lütfen.
|
|
trim |
{trım}
- [A] düzgün, derli toplu, biçimli
- [N] düzen, durum, süsleme, süs, vitrin düzeni, araba döşemesi, yelkenleri rüzgâra göre ayarlama
- [V] karıştırmak {ateş}, düzeltmek, uçlarından almak {saç}, budamak, süslemek, azarlamak, yenmek, ayarlamak
|
|
in good trim |
|
|
Just a trim, please. |
- [PHR] düzen: Sadece saçlarım ucunu kesip düzeltiniz, lütfen.
|
|
out of trim |
- [A] düzensiz, dağınık, pasaklı
|
|
trim one's sails to every wind |
- [ID] her ortama uymak, duruma göre davranmak
|
|
trim with the times |
- [ID] zamana ayak uydurmak, zamana göre ayarlamak
|
|
in good trim |
k. dili iyi durumda/vaziyette, formda. |
|
out of trim |
k. dili 1. kötü durumda, fena vaziyette. 2. idmansız. |
|
trim |
s. {
trimmer,
trimmest} temiz ve yakışıklı, biçimli, şık.
f. {
trimmed,
trimming} 1. {daha düzgün bir biçim vermek amacıyla bitkiyi} budamak. 2. {saç, sakal v.b.´ni} kırkmak, kesip düzeltmek. 3. {dantel, perde v.b.´ni} süslemek, donatmak. 4. den. yükü düzgün istif ederek {gemiyi} denklemek. 5. {yelkeni} rüzgâra göre düzeltmek. 6. hav. ayarlamak. 7. k. dili yenmek, mağlup etmek. 8. aldatmak. 9. azarlamak. 10. den. denk olmak.
i. 1. düzen, tertip. 2. durum, hal, vaziyet. 3. süs. 4. artık. 5. den. {gemide} denge. 6. kıyafet, kılık. |
|
trim |
s. {-mer, -mest},
f. {-med, -ming},
i. temiz ve yakışıklı, biçimli, şık;
f. budamak, kırkmak, kesip düzeltmek; süslemek; temizleyip nizama koymak; den. yükü düzgün istif ederek gemiyi denk etmek; yelkenleri rüzgâra göre düzeltmek; hav ayar etmek; k.dili yenmek, bozmak; aldatmak; azarlamak; den. denk olmak; iki parti arasında her ikisine de taraftar görünmek;
i. nizam intizam; hal, vaziyet; süs; artık; den. geminin dengi; kıyafet, kılık; mim .binanın iç tarafında bulunan süve gibi hafif tahtalar. trim by the bow den. gemiyi başı kıçından daha fazla suya batacak şekilde denkleştirmek. trim ones sails ayağını denk almak. in good trim iyi halde veya vaziyette; denk, oranlı {gemi}. out of trim fena vaziyette; idmansız; dengi bozuk {gemi, uçak} trimly
z. biçimli olarak. trimness
i. biçimli oluş. |
|
trim |
kırpmak |
|
in good trim |
* iyi durumda/vaziyette, formda. |
|
out of trim |
* kötü durumda, fena vaziyette.
* idmansız. |
|
trim |
trim
trîm
Sıfat, noun (S) trimmer, trimmest
* temiz ve yakışıklı, biçimli, şık.
Fiil (D) trimmed, trimming
* {daha düzgün bir biçim vermek amacıyla bitkiyi} budamak.
* {saç, sakal v.b.'ni} kırkmak, kesip düzeltmek.
* {dantel, perde v.b.'ni} süslemek, donatmak.
nautical
* yükü düzgün istif ederek {gemiyi} denklemek.
* {yelkeni} rüzgâra göre düzeltmek.
aeronautics
* ayarlamak.
Konuşma Dili
* yenmek, mağlup etmek.
* aldatmak.
* azarlamak.
nautical
* denk olmak.
İsim
* düzen, tertip.
* durum, hal, vaziyet.
* süs.
* artık.
nautical
* {gemide} denge.
* kıyafet, kılık. |
|
trim |
{-mer, -mest}, {-med, -ming}, temiz ve yakışıklı |
|
trim |
v.keserek düzelt:n.kesme |
|
|
|