İngilizce » Türkçe İlişkili Sonuçlar |
Yukarı |
dance to smb.'s tune |
|
|
who pays the piper calls the tune |
- [ID] parayı veren düdüğü çalar
|
|
signature tune |
|
|
tune |
{tu:n}
- [N] melodi, ezgi, nağme, akort, uyum, ahenk, istasyon ayarı {radyo}, makam
- [V] akort etmek, uydurmak, ayarlamak, istasyona ayarlamak {radyo}, akortlu olmak, uyumlu olmak, yoluna koymak
|
|
in tune |
- [A] akortlu, hatta, uyum halinde
|
|
out of tune |
{,aʋtəv'tu:n}
- [A] akortsuz, uyumsuz, geçimsiz
|
|
tune in |
- [V] istasyon bulmak {radyo}
|
|
tune to |
- [V] istasyona ayarlamak {radyo}, hazırlanmak {uçuş vb.}, sesini yükseltmek
|
|
tune up |
- [V] akort etmek, uydurmak, şarkı söylemeğe başlamak
|
|
tune-up |
{'tu:n,ʌp}
- [N] ısınma, ayarlama, ayar
|
|
change one´s tune |
k. dili ağız değiştirmek. |
|
in tune |
akortlu. |
|
out of tune |
1. akortsuz. 2. ahenksiz, uyumsuz. |
|
Pay the piper and call the tune. |
Parayı veren düdüğü çalar. |
|
signature tune |
radyo sinyal müziği. |
|
sing a different tune |
k. dili ağız değiştirmek. |
|
strike up a tune |
{bando, orkestra v.b.} bir parça çalmaya başlamak. |
|
to the tune of |
1. melodisiyle. 2. k. dili tutarında. |
|
tune |
i. melodi, ezgi, nağme.
f. 1. çalgıyı akort etmek. 2. {motoru} ayar etmek, ayarlamak. |
|
tune |
i.
f. beste, hava, nağme; ahenk, düzen; akort; hal, mizaç;
f. akort etmek, ahenk vermek; ahenkle çalmak; düzen vermek; ahenkli olmak, sesi uymak. tune down sesi bastırmak. tune in belirli bir istasyonu açmak. tune out istasyonu düzeltmek. tune up salgıları akort etmek; ayarlamak. change ones tune ağız değiştirmek. in tune akortlu. out of tune akortsuz; ahenksiz, düzensiz. to the tune of bestesiyle; meblağına kadar. |
|
|
Türkçe » İngilizce İlişkili Sonuçlar |
Yukarı |
|
|