Sonuçlar

İngilizce » Türkçe Yukarı
ramble Dinle! {'ræmbəl}
  • [N] gezinme
  • [V] başıboş gezmek, boş boş dolaşmak, yayılmak, abuk sabuk konuşmak, ipsiz sapsız konuşmak, yayılıp büyümek {bitki}, kıvrılarak uzanmak {nehir}, konuyu dağıtmak
ramble f.
1. gezinmek, dolaşmak, dolanmak.
2. konuyu dağıtmak.
3. {bitki} gelişigüzel yayılıp büyümek.

i.
1. gezinme, gezinti.
2. dolambaçlı yol.
ramble f.

i. enine boyuna dolaşıp gezmek, avare dolaşmak; konuyu dağıtmak; enine boyuna yayılıp büyümek {bitki};

i. gezinme, gezinti; dolambaçlı yol. rambler

i. dolaşıp gezen kimse; bot. sarmaşık gülü.
ramble f.
1. gezinmek, dolaşmak, dolanmak.
2. konuyu dağıtmak.
3. {bitki} gelişigüzel yayılıp büyümek.

i.
1. gezinme, gezinti.
2. dolambaçlı yol.
ramble f.

i. enine boyuna dolaşıp gezmek, avare dolaşmak; konuyu dağıtmak; enine boyuna yayılıp büyümek {bitki};

i. gezinme, gezinti; dolambaçlı yol. rambler

i. dolaşıp gezen kimse; bot. sarmaşık gülü.