| finished |
{'fınıʃt}
- [A] bitmiş, cilalı, sona ermiş, tamam, tamamlanmış, hazır, işlenmiş, tükenmiş, mükemmel
|
|
| satin |
{'sætən}
- [A] saten, satensi, dümdüz, pürüzsüz ve parlak
- [N] saten, atlas
- [V] pürüzsüzleştirmek, perdahlamak, parlatmak
|
|
| white satin |
|
|
| satin-paper |
{'sætən,peıpər}
- [N] atlas kâğıdı, parlak kâğıt
|
|
| Finished |
Bitti |
|
| satin |
i.
s. saten, atlas;
s. sateni andıran; parlak, mucellâ, yumuşak satin finish gümüş kaplara tel fırça ile yapılan cila. satin paper parlak yazı veya duvar kâğıdı. satin stitch nakışta sarma işi. satin stone bir çeşit cilalı alçıtaşı. satiny
s. saten gibi parlak. |
|
| satin |
i. saten, atlas. |
|
| satin |
i.
s. saten, atlas;
s. sateni andıran; parlak, mucellâ, yumuşak satin finish gümüş kaplara tel fırça ile yapılan cila. satin paper parlak yazı veya duvar kâğıdı. satin stitch nakışta sarma işi. satin stone bir çeşit cilalı alçıtaşı. satiny
s. saten gibi parlak. |
|
| satin |
i. saten, atlas. |
|
| When he finished the course he was none the wiser than he was when he began it. |
Kurs bittiğinde hiçbir şey öğrenmemişti. |
|
| finished |
* bitik, tükenmiş, bitmiş
* tamamlanmış, bitirilmiş, tam |
|
| satin |
sat.in
sät'ın
İsim
* saten, atlas. |
|
| satin |
saten, atlas; sateni andıran; parlak, mucellâ, yu |
|
| finished |
v.bitir:adj.bitik |
|
| satin |
saten |
|
| finished |
bitik |
|
| finished |
tükenmiş |
|
| finished |
bitmiş |
|
| finished |
tamamlanmış |
|
| finished |
bitirilmiş |
|
|