İngilizce » Türkçe  |
Yukarı  |
| strip |
{strıp}
- [N] dilim, soyunma, striptiz, pist, bant, çubuk, uzun ve dar parça, forma, şerit
- [V] soymak, çıkarmak, üstünü çıkarmak, örtüsünü kaldırmak, açmak, boşaltmak, tahliye etmek, kazımak, sütünü iyice sağmak, soyunmak, striptiz yapmak
|
|
| strip |
f. {-ped, -ping}
i. soymak, elbisesini çıkarmak; derisini veya kabuğunu soymak; vidanın dişlerini çıkarmak; ineğin sütünü son damlasına kadar sağmak; tütün yaprağının orta damarını çıkarmak; soyunmak; soyulmak. strip mining madenin üstünü kazarak kömür çıkarma metodu. strip off elinden almak; mahrum etmek; soymak. |
|
| strip |
i.
f. uzun ve dar parça; sınır; şerit; dar arazi; resimli hikaye serisi;
f. şeritler halinde kesmek. |
|
| strip |
i. şerit. |
|
| strip |
f. {
__ped,
__ping} 1. {off} soymak; çıkarmak; kazımak: Don´t strip the bark off that branch. O dalın kabuğunu soyma. He stripped the paint off the door. Kapının boyasını kazıdı. 2. soymak, giysilerini çıkarmak; soyunmak: They stripped the suspects. Sanıkları soydular. The women didn´t strip. Kadınlar soyunmadılar. 3. {motoru/tüfeği/makineyi/otomobili} söküp parçalara ayırmak. 4. {vitesin} dişlerini koparmak/kırmak; {vidanın} burmalarını ezmek/yok etmek. |
|
|
İngilizce » Türkçe İlişkili Sonuçlar |
Yukarı  |
|
|