Sonuçlar

İngilizce » Türkçe Yukarı
virtue Dinle! {'vɜ:rtju:}
  • [N] iffet, namus, erdem, fazilet, meziyet, etki, üstünlük
virtue i.
1. erdem, fazilet: Humility is the essence of virtue. Alçakgönüllülük erdemin özüdür.
2. meziyet: One of the virtues of this type of printer is its speed. Bu tip yazıcının meziyetlerinden biri hızıdır.
3. yarar, fayda, avantaj: There´s virtue in knowing a second language in today´s world. Günümüzde ikinci bir dil bilmekte yarar var.
4. yararlı özellik, değerli özellik, önemli özellik: One of the virtues of married life is companionship. Evlilik yaşamının önemli özelliklerinden biri arkadaşlıktır.
5. güç.
6. iffet.
virtue i. hassa, hasiyet; fazilet, iyi ahlâk doğruluk, meziyet; iffet; ismet; kuvvet, tesir. by virtue of yetkisiyle, -den dolayı, nedeniyle, binaen. make a virtue of necessity lâzım olan şeyi seve seve yapmak,gerekli olan şeyden fazilet çıkarmak. virtueless

s. hasiyetsiz, tesirsiz, meziyetleri olmayan.
virtue vir.tue vır'çu İsim * erdem, fazilet: Humility is the essence of virtue. Alçakgönüllülük erdemin özüdür. * meziyet: One of the virtues of this type of printer is its speed. Bu tip yazıcının meziyetlerinden biri hızıdır. * yarar, fayda, avantaj: There's virtue in knowing a second language in today's world. Günümüzde ikinci bir dil bilmekte yarar var. * yararlı özellik, değerli özellik, önemli özellik: One of the virtues of married life is companionship. Evlilik yaşamının önemli özelliklerinden biri arkadaşlıktır. * güç. * iffet.
virtue hassa, hasiyet; fazilet, iyi ahlâk doğruluk, meziy

İngilizce » Türkçe İlişkili Sonuçlar Yukarı
paragon of virtue
  • [N] fazilet örneği
by virtue of
  • [ADV] nedeniyle
  • [PREP] dolayı, dayanarak
by virtue of -den dolayı, ... nedeniyle, ... yüzünden.
by virtue of * -den dolayı, nedeniyle, yüzünden.
by virtue of den dolayı
by virtue of the fact th den
by virtue of nedeniyle
paragon of virtue fazilet örneği