Sonuçlar

İngilizce » Türkçe Yukarı
öldürme
1. Öldürmek işi:"Meğer eskiden, öldürme vasıtası ne kadar az ve korunma çaresi ne kadar çokmuş."- R. E. Ünaydın.

Türkçe » İngilizce Yukarı
öldürme
  • [N] murder, killing, death: putting to death, kill, destruction, dispatch
öldürme bloodshed
öldürme bloodshed
Öldürme Killing
öldürme bloodshed [tech.]

Türkçe » İngilizce İlişkili Sonuçlar Yukarı
adam öldürme
  • [N] homicide, manslaughter, murder, assassination, thuggee
akrabasını öldürme
  • [N] parricide
babasını öldürme
  • [N] patricide, parricide
bebek öldürme
  • [N] infanticide, prolicide
boğazını sıkarak öldürme
  • [N] garrote, garrotte
bunalım sonucu öldürme arzusu
  • [N] amok, amuck
çocuk öldürme
  • [N] infanticide
çoçuğunu öldürme (doğumda)
  • [N] prolicide
kardeşini öldürme ile ilgili
  • [A] fratricidal
kasıtsız adam öldürme
  • [N] second-degree murder
kasıtsız öldürme
  • [N] manslaughter
kazara adam öldürme
  • [N] homicide by misadventure, manslaughter
kızkardeşini öldürme
  • [N] sororicide
kralı öldürme
  • [N] regicide
onda birini öldürme
  • [N] decimation
kasten adam öldürme
  • [N] murder: wilful murder, murder: willful murder
öldürme içgüdüsü
  • [N] killer instinct
öldürme (kazara)
  • [N] manslaughter
zalimi öldürme
  • [N] tyrannicide
tasarlayarak öldürme hukuk * premeditated murder.