İngilizce » Türkçe İlişkili Sonuçlar |
Yukarı  |
ball |
{bɔ:l}
- [N] top, küre, bilye, misket, gülle, yumak, yuvar, top oyunu, top mermisi, balo, ilaç {at}
- [V] yumak yapmak, top yapmak, fişek atmak
|
|
ball |
{bɔ:l}
|
sl. |
a ball of wool |
|
|
be on the ball |
- [ID] uyanık olmak, işi bilmek
|
|
get a ball out of smth. |
- [ID] büyük zevk almak, eğlenmek {ile}
|
|
have a ball |
- [ID] eğlenmek: çok eğlenmek, çılgınca eğlenmek
|
|
have a lot on the ball |
- [ID] her tarakta bezi olmak
|
|
keep the ball rolling |
- [ID] devam ettirmek, sürdürmek
|
|
like a ball |
|
|
| | |