İngilizce » Türkçe İlişkili Sonuçlar |
Yukarı  |
bear leader |
{'beər,li:dər}
|
|
cattle-leader |
{'kætəl,li:dər}
|
|
cheer |
{tʃıər}
- [N] alkış, sevinç çığlığı, teselli, tezahürat, avuntu, neşelendiren şey, keyif, neşe, huy, mizaç, yiyecek erzak, misafirperverlik
- [V] alkışlamak, keyiflendirmek, neşelendirmek, teşvik etmek, teselli etmek, avutmak, ferahlamak, sevinçle bağırmak, neşeli sesler çıkarmak
|
|
be of good cheer! |
- [INTRJ] cesur ol!, keyifli olmak!, metin ol!, müsterih olmak!
|
|
bronx cheer |
|
|
cheer on |
- [V] teşvik etmek, alkışla cesaret vermek
|
|
cheer up |
- [V] neşelenmek, keyiflenmek, morali düzelmek, neşelendirmek, moral vermek, teselli etmek, avutmak
|
|
cheer up! |
- [INTRJ] neşelen!, keyfine bak!, neşelen: neşelenin biraz!
|
|
floor leader |
{'flɔ:r,li:dər}
|
|
follow-my-leader |
- [N] baştakinin hareketlerinin taklit edildiği oyun
|
|
leader |
{'li:dər}
- [N] lider, önder, baş, başmakale, önayak, müşteri çeken ucuz mal
|
|
loss leader |
- [N] müşteri çekmek için zararına satılan mal
|
|
squadron leader |
{'skwɒdrən,li:dər}
- [N] hava binbaşı, binbaşı {havacı}
|
|
leader writer |
{'li:dər,raıtər}
|
|
cheer |
i. 1. {sözle yapılan} tezahürat. 2. neşe, keyif.
f. 1. {sözle} tezahürat yapmak. 2. neşelendirmek. |
|
cheer |
f. alkış tutmak, tempo ile bağırarak taraf tutmak; neşelendirmek, memnun etmek; teşvik etmek, cesaretlendirmek; tempo tutarak bağırmak; neşelenmek. cheer up moralini düzeltmek. Cheer up ! Keyfine bak ! Gecmiş olsun !. |
|
cheer |
i. teşvik, alkış tutma; neşe ve memnuniyet veren şey; ruh haleti; kıvanç; yiyecek, erzak; misafirperverlik. |
|
cheer s.o. up |
birini neşelendirmek. |
|
cheer s.o./an animal on |
birini/bir hayvanı {sözlü} tezahüratla teşvik etmek. |
|
cheer up |
neşelenmek. |
|
|
|