drum major |
{drʌm'meıdʒər}
|
|
major |
{'meıdʒər}
- [A] büyük, önemli, başlıca, majör
- [N] binbaşı, majör, yetişkin, reşit kimse, branş
- [V] branşı doğrultusunda yoğunlaşmak, konusunda uzmanlaşmak
|
|
major-general |
{,meıdʒər'dʒenərəl}
|
|
major key |
|
|
major offense |
|
|
the Major Prophets |
- [N] ilk dört yazar {İncil}
|
|
sergeant major |
{,sɑ:rdʒənt'meıdʒər}
|
|
trumpet major |
{'trʌmpıt,meıdʒər}
|
|
Ursa Major |
- [NPR] Büyükayı (astr.), Büyükayı takımyıldızı (astr.), arabacı: Arabacı takımyıldızı (astr.)
|
|
vis major |
|
|
canis major |
Büyük Köpek takımyıldızı. |
|
chemistry major |
asıl branşı kimya olan öğrenci. |
|
major |
f. A.B.D. üniversitede öğrenimi belli bir konuda yoğunlaştırmak, başlıca bir mevzu takip etmek. |
|
major |
i. ask. binbaşı; müz. majör; man. büyük terim, büyük önerme; A.B.D. bir üniversite ögrencisinin takip ettiği esas sertifika, birinci disiplin; {bir branşta} öğrenci. major general tuğgeneral. |
|
major |
s. büyük; başlıca, çoğu {kısım}, asıl; müz. {gam} majör; man. tasımın büyük önermesine ait. major key majör perdesi. major offense büyük suç. major premise, major term man. büyük terim, büyük önerme. major suit briçte kupa veya maça. |
|
major |
s. 1. büyük. 2. başlıca, asıl. 3. müz. {gam} majör. 4. ergin, reşit. |
|
major |
f. A.B.D. in {üniversitede} -i asıl branş olarak almak. |
|
major |
i. 1. binbaşı. 2. müz. majör. 3. {üniversitede} asıl branş. |
|
major |
büyük |
|
major |
başlıca |
|