İngilizce » Türkçe  |
Yukarı  |
| smooth-tongued |
{,smu:ð'tʌŋd}
- [A] tatlı dilli, iki yüzlü, nabza göre şerbet veren
|
|
| smooth-tongued |
s. nabza göre şerbet veren, riyakâr. |
|
| smooth-tongued |
nabza göre şerbet veren, riyakâr. |
|
|
İngilizce » Türkçe İlişkili Sonuçlar |
Yukarı  |
| close-tongued |
{,kləʋs'tʌŋd}
- [A] konuşmayan, sessiz, kapalı kutu
|
|
| double-tongued |
{'dʌbəl,tʌŋd}
- [A] çatal dilli, sahtekâr, iki yüzlü, hilekâr
|
|
| silver-tongued |
{'sılvər,tʌŋd}
- [A] güzel konuşan, iyi hatip
|
|
| smooth sledding |
- [N] zorlanmama, kolayca halletme
|
|
| smooth |
{smu:ð}
- [A] düz, pürüzsüz, huzur veren, sakin, kolay, akıcı, düzgün, hoş, tatlı, yumuşak, şık, mükemmel, sinekkaydı
- [V] düzleştirmek, düzlemek, düzeltmek, kolaylaştırmak, yumuşatmak, sakinleştirmek, sakinleşmek, süt liman olmak
|
|
| a smooth tongue |
|
|
| become smooth |
|
|
| quite smooth |
|
|
| smooth away |
- [V] düzeltmek, pürüzleri yok etmek, kurtulmak, gidermek
|
|
| smooth down |
- [V] düzelmek, sakinleşmek, düzeltmek, sakinleştirmek, yatıştırmak
|
|
| smooth-faced |
{'smu:ð,feıst}
- [A] sakalsız, cildi pürüzsüz, iki yüzlü, güler yüzlü, yüze gülücü
|
|
| smooth file |
|
|
| smooth out |
- [V] düzeltmek, düzlemek, gidermek, kırışıklıkları gidermek, pürüzsüzleştirmek
|
|
| smooth over |
- [V] düzeltmek, tatlıya bağlamak, düzlemek, pürüzlerini yok etmek
|
|
| smooth shaven |
{'smu:ð,ʃeıvən}
- [A] tıraşlı, sinekkaydı traşlı
|
|
| smooth spoken |
{'smu:ð,spəʋkən}
|
|
| smooth surface |
|
|
| smooth the way |
- [ID] engelleri kaldırmak, kolaylaştırmak
|
|
| -tongued |
|
|
| tongued |
{tʌŋd}
- [A] dilli, zıvanalı, geçmeli
|
|
|
|