İngilizce » Türkçe  |
Yukarı  |
tongue-in-cheek |
{,tʌŋın'tʃi:k}
- [A] şaka yollu, yarım ağızla yapılan, alaylı
|
|
tongue-in-cheek |
s. k. dili bıyık altından gülerek söylenen. |
|
tongue-in-cheek |
tongue-in-cheek
t^ng'înçik'
Sıfat
* bıyık altından gülerek söylenen. |
|
|
İngilizce » Türkçe İlişkili Sonuçlar |
Yukarı  |
has the cat got your tongue? |
- [ID] dil: dilini mi yuttun?
|
|
cheek |
{tʃi:k}
- [N] yanak, avurt, yüzsüzlük, arsızlık, küstahlık
- [V] küstahlık etmek, arsızca konuşmak, saygısızca konuşmak
|
|
have the cheek |
- [ID] çekinmemek, küstahlığında bulunmak
|
|
cheek by jowl |
- [A] başbaşa, içli dışlı, yan yana, sıkı fıkı
- [ADV] haşır neşir
|
|
evil tongue |
|
|
a glib tongue |
- [N] güzel konuşma, konuşma yeteneği, hitabet sanatı
|
|
lash of one's tongue |
- [N] ağır konuşma, kırıcı söz
|
|
loose tongue |
|
|
mother tongue |
|
|
native tongue |
|
|
slip of the tongue |
|
|
a smooth tongue |
|
|
strawberry tongue |
- [N] paslı dil {hastalıktan}
|
|
tongue |
{tʌŋ}
- [N] dil, lisan, uzantı, erkek parça
- [V] dil vuruşu yapmak {çalgı}, geçme yapmak {tahta}
|
|
boiled tongue |
|
|
guard one's tongue |
- [V] çenesini tutmak, dil: dilini tutmak
|
|
have a rough tongue |
- [ID] ağır konuşmak, kırıcı konuşmak
|
|
hold one's tongue |
- [ID] dil: dilini tutmak, dil: diline hakim olmak
|
|
hold your tongue! |
|
|
tongue and groove |
- [N] erkek ve dişi geçme parçaları
|
|
|
|